Aklın Kesiyor mu?

İbn-i Sina

980 yılında Buhara yakınlarındaki Afşan kasabasında doğan İbn-i Sina, okul çağlarında matematik dersinde başarısızdı. Arkadaşlarından bazıları bir defada anlayabilirken, İbn-i Sina bir türlü matematikteki sırrı çözemiyordu. Bu durum bir süre devam etti ve İbn-i Sina bir gün “Ben ilimden vazgeçtim, nasılsa zekam buna müsait değil, gidip kendime bir iş edineyim” dedi.

Bu düşünceler içinde yürürken yol üzerinde bir kuyu gördü ve serinlemek için kuyudan su çekmeye başladı. Kuyunun ağzı mermerdendi ve mermerin bir kenarı kovanın bağlı olduğu halat tarafından aşınmıştı. Halat kuyuya inip çıktıkça, sert mermere sürtündüğü noktada oyuk oluşmuştu.

Bu basit örnek doğanın İbn-i Sina’ya fısıldadığı bir sırdı. Kuyunun başından aldığı dersle kalkan İbn-i Sina, düzenli ve tekrarlı çalışarak matematikteki durgunluğunu yenip, dönemin ve tarihin başarılı filozof hekimlerinden biri oldu. Bugün günlük hayatımızda kullandığımız “Aklın kesiyor mu?” deyiminin bu hikayeden geldiği söylenir.

Ayrıca İbn-i Sina hakkında detaylı bilgi edinmek için linke tıklayabilirsiniz.

Sabırlı bir şekilde öğrenmek ya da yapmak istediğimiz bir şey üzerinde gayret göstererek, çok yüksek ihtimalle onu gerçekleştirebiliriz diye düşünüyorum. Kritik nokta; süreklilik.

Ek olarak daha önceden MECLOG’da paylaştığım “İnanın ve Geri Dönmeyin” yazısı yukarıda bahsettiğim yazı ile benzer. İncelemek isterseniz bağlantıyı aşağıya bırakıyorum.

Öneri veya görüşlerinizi yorum olarak ileterek bu yazıya katkı sağlayabileceğinizi unutmayın lütfen.